20 Ekim 2009 Salı

İki Öykü

Aynı Aykut gibi... Ben de bölündüm. Tek bir karaktere sahip olamıyorum. Şu iki gündür bunun farkına vardım.
Bir yanımda çok çalıştığı ve çok daha iyisini hak ettiği halde 100 küsürüncü olduğu için arkadaşına üzülen, şefkatli, başkalarını düşünen Öykü... Diğer yanımda o arkadaşını hiç mi hiç umursamayan, hiç çalışmadan 650 kişi içinde 45. olduğu halde bunu beğenmeyen tembel, nankör, açgözlü Öykü...
Sakin, huzurlu bir hayat sürmenin onun için en büyük mutluluk olduğunu düşünen, gülücükler saçan Öykü; huzurlu ve monoton hayata karşı çıkan, hırçın, doyumsuz, şımarık Öykü tarafından bastırılmaya çalışıyor.
Aşka aşık, sonuna dek inanan bir yanım; pek çok aşkın bitişine şahit olmuş, aşka inanmayan, eğer varsa da ondan nefret eden yanımla ne kazanacak ne de kaybedecek göründüğü bir savaşa girmiş durumda.
Aslında içimde üç Öykü çatışıyordu. Ama sonunda ikisinin uzlaşıp birleşmesini sağlayabildim. Fakat kalan ikisi beynimi yoruyor. Kendi kafamda çatışıp duruyorum.
Daha da kötüsü bu ikisi de benim. Ne biri ne de öteki sahte. İkisi de tamamen söylediklerinin arkasında.
Zamanla uzlaşacak sanırım onlar da...
Öyle umuyorum.

4 yorum:

Tifa dedi ki...

Uzlaşacaktır...

Yuna dedi ki...

:D

Aykut dedi ki...

Elbet düzeleceğiz..Seçim yapmak zorundayız iyicene düşünüp :/

Yuna dedi ki...

Veya işte uzlaştıracağız. :D Teşekkür ederim. :D